27 Şubat 2013 Çarşamba

"Keşke" ile başlayacak cümleleriniz olmayınca gitmek daha bir kolaydır.

Kayıplardan sonra beni en çok yaralayan şey kaybettiğim "şey"in bende yarattığı boşluktan ziyade kaybettiğim "şey" ile yaşayamadıklarım ya da yaşamak için yeterli çabayı sarf etmeyişimdir. Bu da bende tarifi zor bir suçluluk ve korku yaratır. Ama eğer o kaybı yaşamamak için söyleyecek hep bir şeylerim olmuş ve "Bak bırakmıyorum" demişsem yaşanan güzel şeylere dair özlem ve hüzünden başka olumsuz bir duygum olmuyor. Olmuyormuş. Şimdi biraz korkuyla biraz da beceriksizce ama kesinlikle hevesle yeni planlar yapıyorum. Hayatımı nasıl daha dolu dolu ve huzurlu hale getirebilirim sorusu en büyük derdim bu aralar. En büyük dert de böylesine güzel bir amaca hizmet edince insan akan bir damla göz yaşını silip arkasına pek de sık bakmadan yoluna devam edebiliyor. Edebiliyormuş. Daha çok okunacak kitap, izlenecek film, gidilecek şehir, sevilecek bebek, koklanacak çiçek, dinlenecek hikaye, kurulacak hayal ve atılacak kahkaha var. Varmış meğersem. Bu kaybın arkasından hayatın bana öğrettiği de "Keşke" ile başlayacak cümlelerim olmayınca gitmenin daha bir kolay olduğu gerçeğidir. Ve de kaybederek öğrenmek gibisi yoktur. Herkese sevgi ve selamlar. Yağmur.

1 yorum: